Bir web sitesinin arama motoru sıralaması üzerinde herhangi bir etkisi var mıdır? Daha da önemlisi, eğer bir etkisi varsa, bekleme süresini optimize etmek ve bir web sitesinin arama motoru sonuç sayfalarındaki (SERP’ler) sıralamasını iyileştirmek için ne yapabilirsiniz?
Web yöneticileri ve SEO uzmanları SEO denetimi ve bir sitenin arama motoru sıralamasını iyileştirme hakkında düşündüklerinde, yalnızca birkaç büyük konuya odaklanırlar: anahtar kelimeler, içerik, geri bağlantılar vb.
Ancak, arama motorları geliştikçe, görünüşte daha küçük faktörlere çok daha fazla önem vermeye başlanmıştır. Arama motoru algoritmalarının temel odak noktalarından biri, kullanıcı etkileşimi metrikleri ve kullanıcı deneyimidir. Bekleme süresi, arama motorlarına web sitenizin potansiyel ziyaretçiler için ne kadar iyi olduğunu ve kullanıcıların aradığı bilgileri ne kadar iyi ve doğru bir şekilde sunduğunu söyleyen bu metriklerden biridir.
Bekleme süresi nedir?
Bekleme süresi, bir kullanıcının arama motoru sonuç sayfasına geri dönmeden önce web sitenizde geçirdiği süreyi ifade eder.
Çevrimiçi kullanıcılar bilgi bulmak için arama motorlarını kullanır. Arama motoru binlerce alakalı web sitesi sunar. Kullanıcı, içeriğine göz atmak ve aradığı bilgiyi bulmak için sonuçlardan birine tıklamaktadır.
Eğer bu web sitesinde kullanıcının aradığı bilgi yoksa, geri düğmesine basar, arama motoru sonuç sayfasına geri döner ve başka bir web sitesine tıklar.
Bekleme süresi, bir kullanıcı arama motorundan web sitenize geldiğinde başlayan ve daha alakalı başka bir web sitesi bulmak için SERP’e geri döndüğünde sona eren süredir.
Referans olması açısından, hemen çıkma oranı, ayrılmadan önce yalnızca bir web sayfasını ziyaret eden ziyaretçileri ifade eder. Sayfada kalma süresi ise bir kullanıcının başka bir web sayfasını ziyaret etmeden önce bir web sayfasında geçirdiği süreyi ifade eder.
Bekleme süresinin etkisi
Google gibi arama motorları, bir web sayfasının kullanıcının arama amacıyla gerçekten eşleşip eşleşmediğini bulmak için bekleme süresi gibi etkileşim ölçümlerini kullanır. Arama motoru kullanıcılarının çoğu bir web sayfasına girer girmez sayfayı terk ediyorsa, bu, web sayfasının söz konusu arama sorgusuyla pek alakalı olmadığına dair oldukça güçlü bir işarettir. Daha da önemlisi, kullanıcılara istedikleri bilgileri sunmuyor demektir.
Sonuç olarak, Google’ın o web sayfasını SERP’lerde o anahtar kelime öbeğinin alt sıralarına düşürme olasılığı daha yüksektir.
Arama motoru sıralamalarının yanı sıra, bekleme süresi aynı zamanda içeriğinizin ne kadar iyi olduğunun, web sitenizin tasarımının ne kadar kullanıcı dostu olduğunun ve bir web sayfasındaki bilgilerin bir arama sorgusuyla ne kadar alakalı olduğunun da iyi bir göstergesidir.
Kısacası, düşük bekleme süresi arama motorlarına olumsuz sinyaller gönderebilir ve bu da potansiyel olarak web sayfanızın arama motoru sonuç sayfalarında düşmesine neden olabilir.
Bekleme süresi nasıl optimize edilir?
Bekleme süresinin bir sitenin arama motoru sıralaması üzerinde etkisi olabiliyorsa, bu konuda ne yapabilirsiniz?
İşte web sitenizdeki bekleme süresini optimize etmenize yardımcı olabilecek birkaç adım:
1. Mükemmel, faydalı içerik oluşturun
Mükemmel içeriğin alternatifi yoktur.
İçeriğiniz iyi yazılmışsa, faydalı bilgiler içeriyorsa ve kullanıcının arama amacına uygunsa, ziyaretçiler daha uzun süre kalacaktır. Sonuç olarak, web sitenizde kalma süresi artacaktır.
Öte yandan, içerik herhangi bir yararlı bilgi içermiyorsa, sıkıcı, yaratıcı olmayan başlık, alt başlık ve ilk paragrafla başlıyorsa ve hoş olmayan ve okunması zor görünüyorsa, ziyaretçiler web sitenizi hemen bırakacak, SERP’lere geri dönecek ve başka bir sonuca tıklayacaktır.
Hedefiniz, okuyucularınız için arama amaçlarına uygun, inanılmaz derecede faydalı ve ilginç içerikler oluşturmak olmalıdır. Ardından bu içeriği görsel olarak hoş ve işlevsel bir şekilde sunulmalıdır.
2. Temiz bir web sayfası tasarımına sahip olun
Web sayfanızın tasarımı da bekleme süresini optimize etmede çok önemli bir rol oynar.
Duymuş olabileceğiniz gibi, ilk izlenim genellikle son izlenimdir. Sayfa tasarımınız sezgisel, dengeli ve göz yormuyorsa okuyucuları içeri çekecek ve daha uzun süre kalmalarını teşvik edecektir.
Kullanıcı deneyimi (UX) için optimizasyon yapın ve özellikle okunabilirliğe odaklanın.
Örneğin, başlığın net bir şekilde görülebildiğinden, yazı tipinin çok küçük olmadığından ve okumayı kolaylaştırmak için stratejik olarak görseller, alt başlıklar ve madde işaretleri kullanılması dikkat edilmelidir.
3. Pop-up’ları ve reklamlar
Kullanıcılar bir web sitesi sonucuna tıkladıklarında aradıkları bilgiye ulaşmak isterler. Bir web sitesine girer girmez kesinlikle rahatsız edici açılır pencereler ve reklamlar görmek istemezler.
Kullanıcı yolculuğunun başlangıcında tüm açılır pencereleri ve reklamları kaldırdığınızdan emin olun. Bazılarını görüntülemeniz gerekiyorsa, çıkış amaçlı açılır pencere stratejisini tercih edin. Aksi takdirde, kullanıcılar web sitenizden neredeyse anında çıkacaktır ve bu da web sitenizin bekleme süresini ve nihayetinde arama motoru sıralamalarını olumsuz yönde etkileyecektir.
4. Doğru ve ilgi çekici meta başlık ve açıklama
Bir web sayfasının meta başlık etiketi ve meta açıklaması da bir web sayfasının bekleme süresini optimize etmede önemli bir rol oynayabilir. Bildiğiniz gibi, başlık etiketi ve meta açıklama arama motoru sonuç sayfalarında görüntülenir.
Arama sonucu snippet’i yalnızca bir web sayfasının ne hakkında olduğunu vurgulamakla kalmaz, aynı zamanda kullanıcının sayfada ne bulacağına dair belirli beklentileri de belirler. Bir web sayfasının ilgi çekici ancak doğru açıklamalarını ve başlıklarını yazmak önemlidir.
5. İç bağlantılar
İç bağlantılar, kullanıcıların web sitenizde daha uzun süre kalmasını sağlamak için harika bir araçtır. Kullanıcıları web sitenizdeki alakalı ve faydalı web sayfalarına yönlendirirseniz, arama motoru sonuç sayfasına geri dönmeleri daha uzun sürecektir.
Web sitenizdeki dahili bağlantı yapısını iyileştirmek de web sitenizdeki hemen çıkma oranını iyileştirmeye yardımcı olacaktır. Bu iki ölçüm de daha iyi arama motoru sıralamaları elde etmenizi sağlayabilir.
6. Güçlü bir şekilde başlayın
Kullanıcıların hemen ilgisini çekmek istiyorsanız, içeriğinize güçlü bir şekilde başladığınızdan emin olun. Bu, içeriğinizin ana başlığını, alt başlığını ve açılış paragrafını mükemmelleştirmeyi içerir.
Kullanıcılar söyleyeceklerinizle ilgilenmeye başladığında, sayfanızda daha uzun süre kalma olasılıkları artacaktır. Bu da daha iyi bir bekleme süresiyle sonuçlanacağı gibi daha yüksek dönüşüm, satış ve gelir elde edilmesine de yardımcı olabilir.
Bekleme süresi en önemli arama motoru sıralama faktörü olarak görünmese de, SERP’lerde üst sıralarda yer almak için doğru yapmanız gereken her şeyin bir yansımasıdır.
İçeriğinizin kalitesini, meta bilgilerinizin doğruluğunu, web sitenizin tasarımının etkinliğini, web sitenizin iç bağlantı yapısının sağlamlığını ve okuyucularınızla paylaştığınız bilgilerin alaka düzeyini ve kullanışlılığını belirlemenize yardımcı olur.